13 Temmuz 2019 Cumartesi

İklimsel Analiz

İklimsel zenginliği olan biri değildi.
Ruhu karasal iklimi temsil ederken, bedeni ise bu kuraklık sebebiyle step bitki örtüsüne sahipti sanki.
Karasal iklime sahip her kimse gibi, mevsimleri keskindi..Yazları kısa ve sıcak, kışları uzun ve ayaz hissederdi.
Bu ikisini de öylesine yoğun hisseder ve hissettirirdi ki, kaçmak için mevsimsel göçler çekerdi canı..
Bırakıp, sıcak iklimlere gitmek...Korkardı çünkü soğuktan. Hiç geçmeyecekmiş gibi gelirdi ruhunda duyumsadığı o uzun kış mevsimi..
Yazınsa o kuraklığı iliklerinde hissetmek için geri dönmek isterdi. Ne de olsa orda doğmuştu, sıcak bir yaz gününde.. 
Bir an bir sıcaklık duydu doğumuna bile. 
Ayna karşısına geçip , bunun gibi güzellikler bulmak istedi ruhunun yansıması olan bedeninde..
Soğukluğuna kendi bile tahammül edemeyip ılıman iklime ışınlanmak isterken, o soğukluğu hissedip gitmek isteyenlere küsen yüzüydü onu aynada ilk karşılayan.
Sevmedi, bencildi o yüz..Kaçmak istedi aynadaki yansımasından.
İnsanın kendini sevmeyişi zordur. Ama affeder insan kendini. Gitmek istiyorsa bir bildiği vardır. Soğuk çatlatmıştır ruhunu..  Kendine ne kadar cömertse gitmek istemek konusunda,  başkasına o kadar cimridir. Nolursa olsun, gitmesinler, terk etmesinler ister. Bencilce olduğunu göremez veyahut görmek istemez.
Ayna karşısındayken , işte bunları düşünüyordu. Tamı tamına on sekiz dakika kırk üç saniye kalmıştı orada, oysa hissettiği bir dakika kadardı.
Makyajının ne kadar kusursuz olduğunu görmesi için gereken zaman üç ,bilemedin beş dakikayken, içindeki güzellikleri görmesi çok çok bir dakikasını alırdı.
Ruhunun çatlaklarından sızan bencillikleri görmesi içinse, tahmininden daha uzun zamana ihtiyaç duymuştu.
Kaskatı kesildi,dona çaldı içindeki ayaz..
Midesine oturan yumru hissini gördü birden aynada, kaçmak istedi yeniden.
Aynaya bakıp güzel hissettiği zamanları özlemişti, tüm insanlığın sevdiği o yazı yaşamayı ve yaşatmayı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder