17 Mart 2020 Salı

Ruh-i

Sevgili Ruhi,
Seni ayrı severdim ben.. Hırs olmayan gözlerindeki şefkat, ruhumun tüm yaralarını sarardı. Her bir yaranın oluşma sebebini bulur, gerekçeleri ve bahaneleri ortadan kaldırır, şansa bırakmazdın beni..
Oysa çok iyi bilirdin ki , şanslıydım ben ; alabildiğine dolu bir toplu taşımaya biner binmez yer bulmuşcasına şanslı..Yine de , sonsuz olasılıktaki ihtimallere bırakamayacak kadar severdin beni..
Bir sana güvenirdim ben. Bir sana anlatabilirdim kendimi . Yanında koşulsuz kendim olabilmem mi, sözsüzlüğünle  bile bana kendimi yansıtabilme özelliğin miydi sebebi bilmiyorum, kör bir güven verirdin bana. Ruhumun tüm karanlık yerlerini, daha ben anlatmadan görür, iyileştirirdin hemen oracıkta bazen kendini karartarak. Senden öğrendim ben,  ruhu karanlığın yanında karanlık olmayı ve bunun nasıl iyileştirdiğini.
Bana hep , yalnız değilsin derdin. Sana yalnız olduğumu kanıtlamak için girdiğim savaşta yorulur, “tamam” derdim en sonunda “teslim oldum!”..
Görmediğimi zannettiğin, aslında gördüğümü görmeni istemediğim bir gülüş savururdun sonsuzluğa.. O gülüş öyle yakışırdı ki sana,  hep aynı saflıkta kalsın diye -hiç görmemiş gibi devam ederdim konuşmamıza. Kim bilir , belki sendin görmezden gelen. Bana bu küçük hazzı bağışlayan..
Ruhumun tamamlanmayan bir parçası var derdim sana.. Hatırlıyor musun?
Tamamladığın an, sonsuzluk başlar derdin.
Anlamazdım seni.
Ah Ruhi.
Şimdi aradan yıllar geçince fark ediyorum ki ben hiç anlamamışım ki seni. Denememişim bile. Hep bir gündemim varmış ,beni o günün yıldızı yapan..
Belki senin de anlatmak istediklerin vardı, hiç müsade etmedim ilginin üzerinde olmasını seven ve onu kimseyle paylaşamayan bir çocuk gibi..
Çocuktum ama Ruhi. Korkularını duymaya cesaret edemediği için bir köşede şarkılar söyleyen küçük bir çocuk..
Hala öyleyim, biliyorum.
Kaçıyorum, beni büyüten her olaydan, kişiden veyahut durumdan..
Hiç büyümek istemedim ki ben.
Ama sen,  öyle güzel besledin ki beni...Ruhum, ilk kez peynir-reçel yemiş gibi dengeli bir iştahtaydı, hatırlıyorum.
Sen başardın biliyor musun? Bazen hareketli şarkıdaki hüzünlü bir nota oldun da sızın düştü bedenime , bazen de  durağan bir şarkıdaki ufak bir artış oldun yükseldi ruhum ellerinde..
Sayende öğrendim, istemenin her şey ve hiçbir şey demek olduğunu. Sayende öğrendim, tamamlanmanın dekonstrüksiyonunu ..
Sen sahip olduğum en güzel şeysin Ruhi.
Şimdi ben susacağım, sıra sende :

https://youtu.be/6h9XUYj96ho


.
.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder